Türkiye’de, motorlu araç sayısındaki artışa paralel olarak kullanılmış araç lastiğinden kaynaklanan çevre kirliliği de artmaktadır.
Batı toplumlarında;
- Eski teknoloji ile üretilen araçların yollardan yavaş yavaş çekilmesi
- Yeni araçlarda fren ve süspansiyon sistemlerinin geliştirilmesi,
- Karayolu ve ulaşım ağı kalitesinin yükseltilmesi,
- Toplu taşımacılığın yaygınlaştırılması,
- Araçlarda teknik kontrollerin hassas ve zamanında yapılması,
- Teknik standartlara sahip olmayan belli yaşın üstündeki araçların trafiğe çıkmasının yasaklanmış olması,
- Toplumun araç kullanımı konusunda her türlü kitle iletişim araçlarıyla eğitilmiş ve bilgilendirilmiş olması ile atık lastik miktarında önemli oranlarda azalma meydana gelirken, Türkiye’de bu duruma gereken önem verilmemektedir.
Atık Lastiklerin Neden Olduğu Çevre Sorunları
On iki milyondan fazla motorlu aracın yollarda olduğu Türkiye’de, bilinçli sürücü ve bilinçli araç kullanımı sonucu önemli miktarlarda lastik tasarrufu sağlanabilir.
Bugün yollarda olan her aracın, yılda ortalama 4 adet lastiğinin değiştirildiği kabul edilirse, 48 milyon adet kullanılmış araç lastiği yol kenarlarına, denizlere, köprü altlarına, baraj, göl ve göletlere, ırmaklara dolayısıyla doğal çevreye bırakılacak demektir.
Sorun Türkiye’de olduğu gibi dünya’da da çözüm beklemektedir. Yalnız A.B.D’ de, yılda 240 - 260 milyon otomobil lastiği atılmaktadır. Yalnız New York Eyaletinde çöp alanlarının büyük bir bölümü hurda lastiklerle doludur.
Bir tek kamyon lastiği üretmek için yarım varil ham petrole ihtiyaç vardır. Lastiklerin bakımı doğru yapılarak, yeni lastik yapımı için gerekli olan hammadde ve enerjiden tasarruf edilebileceği gibi, lastik üretimi sonucu oluşan hava kirliliği de önlenebilir.
Ayrıca, atılan lastiklerin yarattığı çevre sorunları da büyük ölçüde azaltılabilir. Lastik, yaklaşık 200 çeşit materyalin bileşiminden oluşur ve bir binek otomobil lastiği, ömrü boyunca yaklaşık 20 milyon kez döner.
Lastiğin Aşınmasını Etkileyen Faktörler
- Sürücünün teknik bilgi düzeyi ve sürüş tavrı,
- Lastiğe gelen yük ve onunla ilgili lastik hava basıncı,
- Lastiğe gelen dikey ve yatay kuvvetler (motor ve frenleme etkisi ile virajlar ve bu virajları alma stili),
- Aracın özellikleri (adım mesafesi = iki aks arası mesafe, ağırlık merkezinin yerden yüksekliği, ön düzen vb.),
- Yol ve iklim koşulları,
- Aracın geometrik özellikleri ve süspansiyon durumu vb.
İtalya’ da Pirelli Araştırma Merkez’inde yapılan bir araştırma, bozuk amortisörlerin lastiklerin zamanından önce aşınmasına neden olduğunu ortaya koymuştur.
Lastik Aşınmalarına Karşı Alınabilecek Önlemler
Lastik üretiminde kullanılan hammadde ve yarı mâmül maddeler bakımından büyük ölçüde dışa bağımlı olan Türkiye’de özellikle sürücüler tarafından alınabilecek bazı önlemlerle araç lastiklerinin zamanından önce aşınması ve sonuçta atılması önlenebilir.
Bu önlemlerden bazıları şunlardır;
- Lastiklerin hava ayarları tam olmalıdır. 0,5 barlık basınç eksikliği bile %5 oranında yakıt tüketimine yol açtığı gibi lastiklerin zamanından önce aşınmasına ve yol tutuşun azalmasına neden olur. Aşınmış lastikler, hava basınçları normal olsa da %3 daha fazla yakıt tüketimine yol açar.
Ayrıca, seçilen lastik ve jantlar, aracın marka ve modeline uygun olmalıdır. Yanlış lastik ve jant seçimi, yakıt sarfiyatını önemli oranlarda artırabileceği gibi aracın performans ve güvenliği açısından çok tehlikeli sonuçlara yol açabilir ve aracın zamanından önce bakıma girmesine neden olabilir.
Radyal lastikler en ekonomik olanlardır. En verimli lastikler ise çelik kuşaklı lastiklerdir.
- Ani hızlanmalardan kaçınılmalıdır. Aracın hızını yavaş yavaş fakat düzenli bir ritimle artırmak gerekir. Gaz pedalına, sonuna kadar basılmasına rağmen araç hızlanmıyor veya yavaş yavaş hız kazanıyorsa ısrarcı olmamak ve vites değiştirerek araca hız kazandırmak daha akılcı ve ekonomiktir.
Sık sık hız değiştirmekten kaçınmalıdır. Yavaşlamak gerektiğinde, özellikle trafik ışıklarına yaklaşılırken gaz pedalı zamanında serbest bırakılmalıdır.
Fren pedalı son tedbir olarak kullanılacak şekilde aracın kazanmış olduğu ivmeyi kendisinin kaybedebileceği uygun bir mesafeden itibaren durma hazırlıkları başlatılmalıdır. Durma noktasına tam yaklaşılırken yapılan ani frenlemeler lastik ömrünü kısaltan en önemli etkenler arasındadır.
- Lastiklerin diş derinliklerinin 1,6 mm.den az olmaması yol tutuşu ve fren güvenliği açısından çok önemlidir. Ayrıca lastiklerin yanaklarında bombe ve yırtık olmamasına, jantlara tam oturmasına dikkat edilmelidir.
Aracın rot, balans ve ön düzen ayarları zamanında yaptırılmalı, şasede meydana gelen bozukluklar düzelttirilmeli, süspansiyon sistemi sağlam olmalıdır.
- Önde seyreden araçla arada yeterli mesafe bırakılmalıdır. Böylece hem ani frenlemelerden kaçınılmış olur, kaygan zeminlerde spin atma tehlikesi ortadan kalkar, hem de yakıt tasarrufu sağlanır.
Ani frenlemelerde lastiklerde köşeler oluşur ve titreşim yapar. Aracın fren balataları da ayarlı olmalıdır. Yanlış ayarlanmış balatalar yakıt israfına yol açar.
Ayrıca kampanalarda ısınma meydana getirerek frenlerin tutmamasına ve lastiklerin aşırı ısınmasına yol açar. Böylece lastik özellikleri bozulur ve lastik dönme balansını kaybeder, büzülür ve yamuklaşır.
- Aracın inişli yolları da, aynı yolu çıkabileceği vitesle inmesi gerekir. Egzoz veya motorun kompresör freni, diğer frenlemelerden daha az lastik aşındırır.
- Özellikle yük taşımacılığında, araçlara kapasite üstü yükleme yapılması sonucu lastikler zamanından önce aşınmaktadır.
Aşırı yükleme yapmış araçların yollarda meydana getirdiği bozulmalar diğer araçların lastiklerini aşındırmaktadır. Bu nedenle, etkin kontrollerle aşırı yükleme yapılmamasının sağlanması zorunludur.
- Otomobil kullanırken sakin olmak gerekir. Yapılan bir araştırmaya göre, uzunluğu 32 km. olan ve toplam 32 trafik ışığının bulunduğu bir yolda, savurgan ve agresif sürücü, tutumlu ve sakin sürücüye göre %40 daha fazla yakıt tüketir.
Buna karşılık hedefe sadece 7 dakika daha çabuk ulaşır. Çünkü agresif ve savurgan sürücü diğer sürücüye göre 65 kez daha fazla vites değiştirmiş ve 13 kez daha fazla kırmızı ışığa takılmıştır.
Dolayısıyla, her durma ve kalkma işlemi, fren ve debriyaj balatalarının ve özellikle de lastiklerin yıpranmasına neden olur. Bu nedenle, araçların sakin ve trafik akışına uygun kullanılması gerekir.
- Tüm Dünya pistlerinde yarışan otomobiller, hem yere yakın hem de geniş lastiklidirler. Bu görüntüden etkilenen meraklı insanlar, otomobillerini bu yarışan otomobillere benzetmeyi zevk sayarlar.
Oldukça geniş olan bu tip lastikler, ilk bakışta göze hoş gelse ve deparda çabukluk sağlasa da, son süratte yaklaşık %15-20’lik kayıplara yol açar.
Üstelik benzin yakışı da birden %15 fazlalaşır. Ayrıca tam kullanılmadan atılan lastiklerin yarattığı kaynak israfı ve kirlilik de düşünülmeden.
Araçlarda, belli hız limitleri aşıldığında yakıt sarfiyatı inanılmaz şekilde artar. Çünkü hız arttıkça, aracın karşılaştığı hava direnci de artar ve araçta bu artı gücü üretebilmek için gaz pedalına daha fazla basmak gerekir.
Ayrıca, hava direnci, aracın zeminde daha fazla tırmanma ve sürtünme yapmasına neden olur. Bu nedenle, aşırı hızlarda, lastiklerde ısınma ve aşınma daha fazladır. Hız gerektiren yollarda seyahat eden sürücülerin hız sınıfı lastikler tercih etmesi daha uygundur.
Kullanılmış Lastiklerin Değerlendirilmesi
Günümüzde soğuk ve sıcak kaplama teknikleri oldukça gelişmiştir. Bu yolla, kullanılmış lastikler yeniden kaplanılarak ekonomik ve güvenli şekilde uzun süre daha kullanılabilir.
Ayrıca, yeniden değerlendirilen lastik; otomobil lastiği, yapıştırıcı, tel ve boru yalıtımı, fren balatası, konveyör kemerleri, halı dolgusu, çim kesici ve traktör lastiği, hortum, spor malzemeleri ve daha pek çok malzemenin imalatında kullanılabilir.
Ezilmiş lastik parçaları asfaltlamada, uçak pistlerinde, çocuk parklarında ve koşu pistlerinde kullanılabilir. Asfalta eklenen lastik, yolun ömrünü 4-5 kat artırır. Bugün, üretilen lastiklerin sadece %10’unda yeniden değerlendirilmiş lastik kullanılmaktadır.
Lastik endüstrisi, güçlü bir organizasyonla, üretilen lastiğin yarıya yakınını yeniden kullanabilir. Görüldüğü gibi, 12 milyondan fazla aracın yollarda olduğu Türkiye’de, bilinçli sürücü ve bilinçli araç kullanımı sonucu önemli miktarlarda lastik tasarrufu sağlanabileceği gibi azalan bakım, onarım giderleri, azalan kaza riski ve trafik anarşisi sonucu tahmin edilenin üstünde ekonomik ve sosyal yararlar elde edilebilecektir.
Aynı zamanda, daha bilinçli araç kullanımı lastiklerin daha az aşınması, daha az yakıt tüketimi, daha az egzoz gazı ve daha az rafineri dumanı demektir. Bu yönüyle de, hiç olmazsa şimdilik, taşıtların çevreye verdikleri zararların bir bölümü önlenmiş olacaktır. |