İyi Şoför, Kötü Şoför
Bizde şoförler ikiye ayrılır. Fakat ayırma ölçütleri çeşit çeşittir. Nereden baktığınıza bağlıdır.
Usta şoförler, acemi şoförler ayrımı en yaygın olanıdır.
Bir diğeri genç şoförler, yaşlı şoförler şeklinde sınıflandırılabilir.
İsteyen cinsiyet üzerinden kullanır kıstasını; Şoförleri kadın-erkek diye ayırır.
Şişman zayıf, uzun kısa, bıyıklı bıyıksız, Avrupa görmüş görmemiş, kel olan olmayan gibi detayların abartıldığı türden ayrımlar da olabilir.
Bunların içerisinde en önemlisi, 'ustalık' kadar, hatta belki daha da kesin çizgi, 'kalite' üzerinden yapılan ayrımdır; iyi şoförler, kötü şoförler.
Trafik ışığı yeşilden sarıya dönerken iyi ve usta şoför frene basıp yavaşlar, acemi ve kötü şoförse gaza basıp hızlanır.
İyi şoför direksiyon başındayken önüne gelene sinirlenmez, sağa sola bağırıp küfretmez.
Zor durumdakine yol verir.
Gereksiz yere hız yapmaz.
Dönüşlerinde sinyali unutmaz.
Trafiği zora sokmaz.
Olur olmaz yerde durmaz.
Motorun beygir gücünü, kendi gücü zannetmez.
Yolların kendisine ait olduğunu düşünmez, başkalarının da hakkı olduğunu bilir.
Ve kuralların 'insanlar' için konulduğunun farkındadır.
Trafikte de kural kalmadı. Bu zamanda kurallara uymak, düzgün araba kullanmak gerçekten de yiğitlik anlamına geliyor.
Bazılarının zannettiği gibi ustalık, hızlı araba kullanmak ve zikzak çizerek birinin sağından öbürünün solundan geçmek değil.
Bir de far meselesi var. Burada da ikiye ayırabiliriz şoförleri. Birinci grupta, hava karardıktan sonra bile farlarını yakmayanlar, gece vakti trafikte hayalet gibi ilerleyenler yer alır.
Ki Avrupa ve Amerika'dan ülkemize gelecek olanlara yapılan en önemli uyarılardan biridir bu. Aman dikkat edin derler, Türkiye'de şoförlerin bir kısmı karanlıkta farlarını yakmazlar.
Far yakmayanların aksine, fazla ışığa ihtiyaç duyup, sis olmadığı halde, ilave olarak sis farlarını yakanlar var ki, bunlarda en az ötekiler kadar tehlikeli.
Akşamüzeri sis farlarını açmış, üzerinize doğru gelen arabalara dikkat edin, çoğunluğu orta yaşın altındaki şoförlerdir.
Genç yaşta görme sorunu yaşadıklarından değil, işin 'havasından' öyle davranmaktadırlar. Tâ ki polis yakalayıp cezalarını kesene kadar. Zaten çoğu da bunun ceza gerektiren bir davranış olduğundan habersizdir. |